Felsefenin temel taşlarındandır: İncelenmeyen hayat yaşanmaya değmez.
Kimimiz o incelemeyi toplumcu özeniyle, kimimiz sanatçı coşkusuyla, kimimiz gazeteci merakıyla yaparız. Kimi şanslı kişiler de çeşitli yaklaşımları kendi bakışlarında toplayabilir, her şeyi sayısız açıdan görerek geçerler dünyamızın içinden.
Zeynep Oral o insanlardandır. Ama görmekle kalmaz, algıladıklarını büyülü bir prizma gibi süzüp renklendirerek çevreye yayar. Yıllardır durup dinlenmeden, kırıcılıklardan yılmadan, nankör ortamlara küsmeden yaptı bunu. Hep okurunun sessiz ama sağlam desteğinden güç aldı.
Hayatı incelerken sürekli dolaştı, tanıdı, konuştu, seyretti, dinledi, güldü, ağladı, savundu. En önemlisi, düşündü. Bağımsızca, dürüstçe, yiğitçe düşündü. Ve yazdı, yazdı, yazdı.
Bu son Esintiler o rengârenk serüvenin ürünlerinden. Okurken kendi hayatınızı bambaşka açılardan yeniden yaşar gibi olacak, "Neler görüp geçirmişiz!" diyeceksiniz.